Türk Lirası ve Dolarla İnternetten Para Kazanma: 7 Yöntem

Bilgi, beceri ve deneyimini online’da paraya dönüştürmek isteyenler ve ”İnternette ne satabilirim, nasıl satabilirim?” diyenler için 7 adet internetten para kazanma yöntemini bir araya getirdim.

Buradaki başlıkları başlangıç için bir kılavuz olması amacıyla seçtim ve her biri için bazı ipuçları verdim. Elbette her birinin kendi içinde birçok detayları var, şimdilik kafanızda neyin nasıl yapılabileceğine dair fikirler oluşturmasını istiyorum. Özellikle açmamı istediğiniz bir konu veya sorularınız varsa yorumlara yazabilirsiniz.

İnternetten TL ve Dolarla Para Kazanma Yöntemleri:

  • Blog Yazmak
  • İkinci El Kıyafet ve Eşya Satmak
  • Deşifre ve Redaksiyon Yapmak
  • Yabancı Freelance Sitelerde Online İşler Yapmak
  • Etsy’de Satış Yapmak
  • Mikro Eğitimler Hazırlamak
  • E-Kitap Yazmak

1. Blog Yazmak

İlk yapmanız gereken blogunuz için bir konu alanı belirlemek. Zaten bilgi ve deneyim sahibi olduğunuz bir konu da olabilir, boş zamanlarınızda araştırmak ve bilgi toplamaktan keyif aldığınız bir şey de olabilir. Halihazırda öğrendiğiniz bir konuysa, öğrendiklerinizi paylaşın. “Bu konuda yazan çizen bu kadar insan var, neden benim yazdıklarımı okusunlar?” diye düşünmeyin. O bilgiyi siz gibi anlatan bir tek sizsiniz. Önemli olan metinlerinizin özgün olması, yani internetteki hazır metinlerden kopyalanmamış olmasıdır. Google özgünlüğü çok sever ve ödüllendirir. Kopya içerikler için de tam tersi geçerlidir.

Blogunuzu WordPress ile açabilirsiniz. WordPress açması ve kullanımı en hızlı ve kolay alt yapıdır.

Genelde bir süre sonra blogdaki bir ya da birkaç yazı öne çıkar. Eğer başarılı bir yazıysa insanlar Google’da o kelimeyi arattıkları zaman sizin o konuyla ilgili yazınız üst sıralarda çıkmaya başlar. Ve o hit yazı, blogdaki diğer yazılara da ziyaretçi getiren lokomotif olmaya başlar.

Hangi konuyla ilgili yazacağınızı belirledikten sonra yapmanız gereken her gün 1 yazı, en azından gün aşırı yazı girmek. Güzel haber şu ki insanlar uzun metinleri okumayı sevmiyorlar, vakitleri az ve bilgiye hemen erişmek istiyorlar. O yüzden bu yazılar uzun ve detaylı olmak zorunda değil, hatta kısa olması sizin için daha avantajlı. Peki ne kadar kısa? İdeal olarak 500-600 kelime olması yeterli. Tabii ki bu sizi kısıtlamasın, yani konu uzun bir yazıyı hak ediyorsa daha uzun da olur. Düzenli yazı girdiğiniz zaman 2-3 ay gibi bir sürede ziyaretçi sayılarınızda etkisini görmeye başlayacaksınız.

Seçtiğiniz konuyla ilgili değerli fikirler bulabileceğiniz kaynaklar:

  • Google arama çubuğu önerileri
  • Başka blog postlarının altına bırakılmış sorular
  • O konuyla ilgili YouTube videolarının altına bırakılmış sorular

Bu sitenin ücretsiz versiyonu bile size güzel fikirler verecektir. Ana sayfadaki arama çubuğuna bir anahtar kelime yazıyoruz. Örneğin: Freelance işler. Açılan sonuç sayfasında “Keywords” bölümünde insanların arama yaparken kullandığı en yaygın anahtar kelimeleri, “Questions” bölümünde ise insanların nasıl sorular sorarak arama yaptığını görebilirsiniz.

Yazılarda doğru anahtar kelimeleri kullanmak ve sosyal medyanın gücünden faydalanmak blogunuzun daha hızlı yukarı çıkmasına yardım edecektir.

2-3 ay sonra blog özgün içeriklerle dolmaya ve ziyaretçi çekmeye başladıktan sonra da reklam geliri elde etmek için Google Adsense bağlıyoruz. Reklam geliri için aynı zamanda satış ortaklığı sisteminden de faydalanabilirsiniz. (Satış ortaklığından sonraki yazımda bahsedeceğim.)

Özetlersem:

  1. Konu/sektör belirlemek
  2. Domain (alan adı) ve hosting (barındırma hizmeti) satın almak (Ben isimtescil.com sitesiyle çalışıyorum.)
  3. Blogu açmak (WordPress)
  4. Düzenli içerik üretmek
  5. Google Adsense bağlamak

2. İkinci El Kıyafet ve Eşya Satmak

Çoğu kişinin evinde kullanmadığı eşyaları, dolabında yıllardır bekleyen kıyafet ve aksesuarları vardır. Bunları Letgo, Dolap ve Gardrops gibi uygulamalarda satabilirsiniz.

Hızlı satış yapabilmek için birkaç ipucu:

  • Sadece kendinizin değil, büyüklerinizin de dolaplarını karıştırın. Bildiğiniz gibi vintage çok moda ve 80 ve 90’larda giyilenler şimdi çok revaçta. Ayrıca koleksiyon parçalarının ve vintage eşyaların da meraklısı var. Yalnız aile bireylerinin eşyalarını satışa koymadan önce mutlaka onaylarını alın. Yoksa yıllardır el değmemiş bir parça için “ben onu kullanacaktım” serzenişi duymanız çok olası 🙂
  • Alırken çok para vermiş ve sadece 1 kere bile kullanmış olsanız, eğer hızlı paraya dönsün istiyorsanız değerinin altında fiyatlandırın. (Eğer gerçekten nadir ve çok talep gören bir ürün değilse.) Unutmayın insanlar bu sitelere ucuz ve kaliteli ürün denk getirmek için geliyor. Sürümden kazanmayı hedefleyin. Yoksa uzun süre beklemeniz gerekebilir.
  • Fotoğraflar mutlaka net ve aydınlık olsun. ASLA karanlık ve bulanık fotoğraf yüklemeyin. Ayrıca kıyafetlerin üstünüzde duruşunu da mutlaka gösterin.
  • Açıklamalar da detaylı olsun: Santim cinsinden ölçüler verin, az kullanıldıysa belirtin, tam rengini yazın, dar veya geniş kalıpsa söyleyin, temiz/yıkanmış olduğu notunu ekleyin. En ufak bir hasarı varsa bile mutlaka belirtin, fotoğrafta da görünsün.

3. Deşifre ve Redaksiyon Yapmak

Aslında bu konuyu online freelance siteleri başlığında da inceleyebilirdim ama ayrı bir başlık açmak istedim. Çünkü hızlı klavye kullanmak ve Türkçe yazım kurallarına hakim olmak dışında bir uzmanlık gerektirmiyor.

Deşifre (transkripsiyon), video veya ses kayıtlarındaki konuşmaların yazıya dökülmesidir. YouTube videosu, kongre kaydı, online eğitim videosu, telefon anketi gibi… Bu iş en temel olarak o dilin yazım kurallarına hâkim olmayı ve hızlı klavye kullanmayı gerektirir. Redaksiyon (proofreading) ise “yazılmış bir metin üzerinde dil, anlatım, içerik vb. yönlerden düzeltmeler yaparak yayıma hazır duruma getirme”dir.

Bu işler için Bionluk.com güvenebileceğiniz bir yerli freelance sitesi. Bionluk’ta hem çalışan hem işveren olarak bulundum. Çalışma sistemi kısaca şu şekilde: Yetkinliğinizi anlatan bir profil oluşturuyorsunuz. İşverenler yaptırmak istedikleri işi sitede aratıp, çıkan profiller arasında sizinkini beğenirse mesaj atıyor. Görüşüp şartlarda anlaştıktan sonra müşteri ödemeyi yapıyor ve çalışmaya öyle başlıyorsunuz. Ancak ödeme hemen hesabınıza geçmiyor, iş bitene kadar sitenin güvencesi altında bekliyor. İş bitip teslim ettikten sonra da ödeme serbest kalıyor. Bionluk müşteriyle anlaştığınız tutar üzerinden %20 komisyon alıyor.

Armut.com ise benzer bir diğer site ve en eskilerinden ancak şahsen hiç tercih etmedim. Çünkü çalışanlar bir işe başvurmak için işe göre değişen bir teklif verme ücreti ödüyor ve işi alamazsa bu ödemenin iadesi yok. İkincisi de Armut’ta ödeme site üzerinden değil doğrudan işverenle çalışan arasında gerçekleşiyor, yani Armut ödemeye aracılık etmiyor. İncelemek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.

4. Yabancı Online Freelance Siteleri

Eğer az bir miktar İngilizceniz varsa dahi (mükemmel olmasına gerçekten gerek yok) yabancı freelance sitelerinde proje bazlı işler yaparak dolar kazanmak mümkün. Yabancı sitelerde iş yapmanın en düşündüren yanı “Bana göre işler var mı?”, “Ne kadar İngilizce bilmek gerek?” veya “Türkiye’ye nasıl ödeme alacağım?” gibi sorular oluyor. Türkiye’ye ödeme alabileceğiniz güvenilir yabancı freelance sitelerden bahsettiğim yazılar yazdım. Bunlar gibi birçok soruya cevap bulabileceksiniz. Hepsine buradan ulaşabilirsiniz.

5. Etsy’de Satış Yapmak

Görsel: Selin Özsoy

Etsy, fiziksel ve dijital ürünlerin satışının yapıldığı ABD’li online bir pazaryeri. El emeğinizi, el emeğinin değer gördüğü bir platformda satışa sunmak ve dolarla para kazanmak için çok büyük bir fırsat. Ayrıca hammadde ve vintage satıcısıysanız da Etsy’de dükkan açabilirsiniz. Etsy’de dükkan açmak ve satış yapmakla ilgili birçok bilgi paylaşıyorum. Yazıların tümüne buradan ulaşabilirsiniz.

6. Mikro Eğitimler Hazırlamak

Online eğitim sektörünün büyüklüğünün 2025’te 300 milyar doları aşacağı öngörülüyor. Peki, mikro eğitim nedir?

Size çok kolay gelen ve gözünüz kapalı yapabildiğiniz bir şey başkası için bilinmezliklerle dolu bir dünya olabilir. Genelde kendi bildiğimiz şeyleri çoğu kişinin de bildiğini zannederiz. Halbuki böyle değil.

Sorelle Amore fotoğrafçılık konusunda profesyonel eğitimi olmayan bir kadın. Sadece fotoğrafçı bir arkadaşının yanında ücretsiz çalışarak fotoğraf çekmenin temel kurallarını öğrenmiş. 25 yaşına geldiğinde tek başına dünyayı gezip kendi kendisinin fotoğraflarını çekmeye başlamış. İnsanlardan bu konuda çok sorular gelmeye başlayınca, aslında ne kadar çok kişinin güzel selfie çekmek konusunda sıkıntı yaşadığını fark etmiş. “Sadece telefonu yüzünüze tutup çekmek ne kadar zor olabilir?” diye düşünürken, “Ellerimi nereye koymalıyım?” gibi bir soruyla karşılaşınca bir selfie eğitimi eğitimi hazırlamaya karar vermiş. Ve 3,5 yılın sonunda bu eğitimler vasıtasıyla 5 tane ev satın aldığını söylüyor.

Elbette birçok bilgi internette ücretsiz şekilde var ve çoğumuz gibi ben de bir şeye ihtiyaç duyduğumda bu bilgilerden faydalanıyorum. Ancak mesele tam da bu: Ne bilmediğini bilmeyen birinin önce bilgiye, sonra da doğru bilgiye ulaşması çok zaman ve emek istiyor.

Fakat herkesin bu emeği vermeye isteği veya harcayacak bu kadar zamanı yok. İşte siz de buradaki boşluktan faydalanacaksınız. Bunun için hem çevrenizde hem sosyal medyada biraz gözlem yapmanız, ihtiyaçlar ile becerilerinizi birleştirmeniz gerekiyor. Mikro eğitimlerin esprisi fiyatlarının da mikro olması, yani herkesin ulaşabileceği bir seviyede fiyatlandırıp sürümden kazanmaktır. İngilizce içerik üretebiliyor olmak ise sizi yabancı müşteri kitlesine ulaştıracağı için yine dolarla para kazanma imkanı yaratacaktır.

Bazı Örnekler:

WordPress’te Sıfırdan Blog Açıp Reklamla Para Kazanır Hale Getirme: Blogumu ve sonrasında reklamları açma sürecimin bu kadar zahmetli olacağını baştan bilseydim böyle bir eğitime yatırım yapabilirdim 🙂 Çünkü yukarıda da belirttiğim gibi, insan hiç bilmediği bir konuda ücretsiz bilgiye ulaşmak için çok fazla emek ve zaman harcamak durumunda kalıyor.

Airbnb’de Ev Sahipliği Yapma: Airbnb’de daha önce ev sahipliği yapmışsanız ve “keşke başlamadan önce bilseydim” dediğiniz deneyimler biriktirmişseniz bunu bir eğitime dönüştürebilirsiniz.

iPhone ile Fotoğraf ve Video Çekimi: Çoğumuz bir cihaz satın aldığımızda onun sadece bir kısmından faydalanıyoruz, bazı özelliklerini bilmiyoruz bile. Aslında bu, kullandığımız birçok şey için geçerli. Mesela Google’ın bile öyle faydalı özellikleri var ki ama çoğumuz sadece kelime aratmak için kullanıyoruz. Bu eğitimle iPhone sahiplerine mükemmel çekimler yapabilmeleri için cihazlarından en üst düzeyde nasıl faydalanacaklarını uygulamalı olarak anlatabilirsiniz.

Görsel: Artem Maltsev

Doğada Tek Başına Hayatta Kalma: Yükselen bir trend. Ek olarak, eğitimde kullandığınız ekipmanlar için satış ortaklığı sistemiyle de ek gelir elde edebilirsiniz.

Erteleme Alışkanlığını Yenme: Modern laptop insanının bel ve boyun fıtığıyla beraber en büyük problemi 🙂 Erteleme hastalığından muzdarip olmayanımız var mı? Hatta kimisi için artık kariyerini, eğitimini engelleyecek boyutlara ulaşmış durumda. Erteleme problemini azaltmaya yardımcı olacak her şey çok değerli.

Topluluk Önünde Konuşma Korkusunu Yenme: Yapılan araştırmalara göre “topluluk önünde konuşma” korkusu ölüm korkusuyla eş değer. Belki uzun yıllar topluluk önünde sunumlar yaptınız. Hatta belki bir zamanlar siz de topluluk önünde konuşmaktan korkuyor, düşününce bile sesiniz titriyor, elleriniz terliyordu. Harika! Bu durumu nasıl aştığınızı paylaşmak eğitiminize daha da fazla değer katacak.

Kendi Tarzını Belirleyerek Ev Dekore Etme: Bir mekanı renk ve stil bütünlüğü içinde dekore edebilmek çoğu insanın çok kolaylıkla yapabildiği bir şey. Bazıları ise nasıl bir şey istedikleri sorulduğunda bunu bile anlatamıyor çünkü ne istediğini bilmiyor. Herkes bir iç mimarla çalışmaya bütçe ayıramadığından, yaşadıkları mekanı dekore edebilmeleri için insanlara cüzi bir miktar karşılığında yardımcı olabilirsiniz.

Önemli olan verdiğiniz bilgilerin insanların hayatını kolaylaştırması, hızlandırması veya daha keyifli hale getirmesi. Eğitimleri daha da ufalayabilir ve belli bir kitlenin çok spesifik bir problemini çözen daha küçük parçalara ayırabilirsiniz. Ama dikkat edin, aşırı niş bir konu piyasası olmayan bir eğitim olması riskini barındırır.

7. E-Kitap Yazmak

E-Kitap yazmak da eğitim hazırlamaya benzer bir alternatif. O konu yazılı formatta daha kullanışlı ve faydalı olacaksa, e-kitap hazırlayın. Üstelik Türkçe olması sadece yurt içinde satabileceğiniz anlamına gelmiyor. E-kitabınız Türkçe de olsa PDF olarak Etsy’de, Kindle formatında Amazon’da satarak yurt dışındaki Türklere dolarla satış yapma imkanınız var. Üstelik dijital ürün olduğu için içeriğini dilediğiniz zaman güncelleme imkanı sizin elinizde.

Örneğin, turizm geçmişiniz varsa veya kendiniz bir gezginseniz şu konular yabancıların çok ilgisini çekebilir:

  • 3 günlük İstanbul gezi rehberi
  • 10 günlük Türkiye gezi rehberi
  • Türkiye’den Oturum İzni ve Gayrimenkul Alma Rehberi
  • Ege ve Akdeniz Karavan Rotaları
Görsel: Togo RV

PDF formatında bir e-kitabı ücretsiz olarak Canva’da tasarlayabilirsiniz. Ücretsiz üyelikteki seçenekler bile o kadar güzel ki fazlasıyla işinizi görecektir. Pro yani ücretli üyelikte ise tabii ki daha çok seçenek mevcut. Fakat güzel haber Pro’nun 30 günlük ücretsiz deneme süresi var. Kitabın metni hazırsa, Pro üyeliğin deneme süresi içinde rahatlıkla tasarlayıp indirebilirsiniz.

Yazıyı çok uzatmamak için şimdilik burada bitiriyorum. Ancak başka fikirlerden bahsettiğim bir yazı daha yazmayı planlıyorum. Yazıyı faydalı buldunuz mu? Yorumlarınızı bırakabilirsiniz.

Beni Instagram’dan takip etmek isterseniz: @dijitalegirisim

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir